Bireylerin herhangi bir ayrım ve sınıflandırmaya tabi tutulmadığı, ortak hedefler etrafında kenetlendiği yerlerde, huzur ve mutluluk toplum geneline hâkim olacaktır.

Zira kültür ve medeniyetimizin temelinde de ayrışma değil, birlik, beraberlik ve bütünlük ruhu vardır.

Milli eğitim camiası olarak engellilik ve engeli olan bireyler konusunu, sosyal bir duyarlılık ve sorumluluk olarak görüyor ve adımlarımızı bu bilinçle atıyoruz.

Özel bireylerimizin karşılaştıkları tüm sorunların toplumsal bir karşılığının olduğu gerçeğinden hareketle, onlara karşı tüm engellerin yıkılması için gayret gösteriyoruz.

Nitekim özel bireylerin karşılaştığı sorunlar, sadece onları ve ailelerini değil, toplumun her kesimini ilgilendirmektedir.

Engelli ya da değil, her insan, aynı hayatı paylaşmakta ve aynı şeylere ihtiyaç duymaktadır.

Özel bireylerimize gerekli eğitim imkânı sunulduğu vakit, ne kadar önemli başarıların altına imza attıklarını büyük bir gurur içerisinde görmekte ve birlikte inşa ettiğimiz geleceğe daha büyük umutlar beslemekteyiz. 

İnanıyoruz ki onların üretim ve yönetimde engel tanımadan ortaya çıkardıkları başarılı sonuçlar, bizleri daha güçlü bir geleceğe taşımaktadır.

Bu inanç içerisinde, aramızdaki engelleri yıkarak, engeli olan ya da olmayan tüm öğrencilerimizle, vatandaşlarımızla omuz omuza vererek geleceği inşa ediyoruz.

Bu duygu ve düşünceler içerisinde engellerin bir sorun olmadığı, engeli olanların hayatın içerisinde faal bir şekilde yer edindiği, üretim ve yönetimde daha çok söz sahibi oldukları bir dünya temenni ediyorum. Engeli olan ya da olmayan tüm vatandaşlarımıza sağlık ve huzur dolu bir yaşam diliyor, herkesin 3 Aralık Dünya Engelliler Gününü tebrik ediyorum.